Baba ayak uçlarına basarak eve girer. İnşallah uyumuştur diye….Aslında babanın böyle kötü huyları pek yoktur; ancak 3-5 gün önce karanlıkta "
kazan çömlek patladı" oynarken yataktan düşmüş ve
çömlekle ilgili
ciddi sorunları olmuştur. Ağrıları henüz geçmemişken ikinci bir
MelikeM kazası yaşamak istememektedir.
-
BaAbaaaaaaaa… Bana ne aldın?
Her zaman özgün bir şeyler bulmaya çalışan
baba, ellerini ceplerine daldırır. Çikolata ve şekerleme, "
Şeker Enişte" yüzünden had safhada tüketildiğinden bu akşamın hediyesi "
Ahmet Abi'sinin" özenle katladığı origami kutu, origami çöp tenekesi ve origami mektup zarfından ibarettir..
MelikeM'in sesi ince ve narindir. Uyku damlar sesten. Yumuş yumuş sarar kulakları o ses. Birden babayı kucaklayan o vurucu cümle gelir….
-BaAAbaaaaa çok teşekkür ederimmmmmmm…
Gel de dayan…. Yavrum, canım...
O da ne içerde ağır bir parfüm kokusu.. Oda spreyi bitmiş… Geceyarısı
çiçekçi dükkanı gibi evin içi…
MelikeM saçlarına sürdüğü
lipstick vukuatı bitmeden evdeki tüm eşyaları çiçek gibi kokutmuş :)
Anne, bayram temizliğinde o zaman n'apalım? Haydi uyuyalım….
-Tamam baba… (
Tanrım! Hiç itiraz etmedi…)
Baba bugün hazırlıklıdır. Müzikli bir masal anlatılacaktır. Müzikler mi, MelikeM ne güne duruyor? Elbet elimize bir şeyler alır, vuracak bir yer buluruz….
Bir varmış bir yokmuş.
--Iııh.. Evvel zaman peşinde.. (
içinde) diyeceksin…
Ben annemin beşiğini sallar iken…
-IIIh, sen babasın… Ben babamın beşiğini diceksin..
Baba : - bir çiçek var mışşş…..
Melike: -var
mıııııııııııııııııııııııııııııışşşşşşBaba:
mışşşşşşşşş (tenor tadında uzatılan mışlar)
Operadan hiç anlamayan ve anlayanları da anlamayan cahil baba sever bu işi…
-Çiçek büüüüüüüüüüüüüü yüüüüümüüüüü
şşşşşşş. UUUUUUUUzamıııııı
şşşşşşşş….
O lalalaaaaaa… İşteeeee oooooperaaaAAAA (
Çetin Alp'in kemikleri sızladıııı)
Melike:- Çiçekkk uzaaamı
şşşşşşşş, domatessss olmuuuuuuuuuuuuuu
şşş..
Haydi anlat… Baba…
Bu arada
MelikeM hareketlenir. Yatak üstünde hoplayan, zıplayarak yataktan düşen baba taklidi yapılır… Baba sabreder; 'Zedelenen onurum olsun' der, acıyan bir yerlerini anımsarken…
Müzikli bir trafik kazasını anlatır ikinci masal..
MelikeM olayı yine lay lay lom anlatırken, baba efektleri yapmalıdır….
-Araba bir kadını ezmi
şşşşşşşşşşşşşşşşşşş………..
Irrrnnnn eeeennnnnn düüüttt….-Kızım niye eziyor araba, yazık değil mi? Hangi kanalı seyrediyosun sen?
Eliyle 4 yapıyor melike… TV4. Allah Allah haberlere denk gelmiş olmalı…
-Motor da ezmiş…. Haydi
-…….. rooonnnnnvırrrrrnnnnnn iiiiiiiiiiiii..
-Baba
Efendim kızım. Canım, bi tanem aşkım….
Haydi bana masal anlat….
Bu masalın konusu babanın çocukluğudur…. Mizahi unsurları katmakta anlaşırız içine. Babanın annesinin adı
Erkan'dır.. O nee…
Ve soru: "
Ahmet Abi'min adı ne?". Baba bu soruya nasıl bir cevap vereceğim derken, cevap
MelikeM'den gelir…
-Ha ha ha bilemedin baba: "
Ahmet"…
Baba bu masalı çok sevdimmmmmmm… Çoook komiksin… (B
u arada baba burnundan bebek sesiyle konuşmaktadır.)
Baba, dpktor tavsiyesi üzerine,
MelikeM'nin uslu durduğu günler ve erken uyuduğu için kağıda "
uslu ve gülen bir kız çizer"
-Baba bunun ayakları yokkk… Ayak çizilir..
-Baba bir tane de ağlayan kız çizelim… Bak onlar az kaldı.
Baba, MelikeM'nin ileride sosyal demokrat olmasından korkar. (Deniz Baykal'ı gördükten sonra haksız da değildir korkusunda..)
-Babaaa! Ben anneme yardım etcem…
Gitme kızım uyuyalım..
MelikeM ısrarcı.. Anne isyankar. En son yardım ettiğinde salatalı, reçelli, barbunya türlüsü hazırlamıştır… Üstüne de ufalanmış ekmek kırıkları….
Gel kızım, bir tanem….
-Babaaaa, ben büyüyünce kahraman olcammmm…-Ol kızım..
-Önce erkek olim.. Sonra kahraman olcam..
(Hoppala.. Kızım, bu yaşta, kadından kahraman olmaz bu memlekette demeye başlamış bile. Toplumsal biçimlendirmeye bak. Ben hiç böle bir şey demedim)
Bu arada olayın bir kısmı
MelikeM yataktan kalktığı için oturma odasında cereyan etmektedir.
Uykusu dağılan baba bacak bacak üstüne atıp elindeki deftere notlar almaya başlar..
-Baba deeeehhhh… (Babanın bacağında ata binerken…)
-Baba kalemini alabilir miyim? Veeeerrrrrrrr … Uykummmmm geldi…. Yatalım
Baba çok şükür diyerek yatak odasına yönelir.
MelikeM ajandasını alır ve başlar yazmaya..
MelikeM ajandasına notlar alıp, imzalanması gereken önemli evrakları imzalar (yorgan-çarşaf- yastık)
-Erkannn beyyyy şuuu şeeeyiii yapcaktınız oldu mu?
-Tamam
MelikeM hanım hallederiz sabaha…
-Babaaaaaa
- Efendim kızım..
-Siz annemle yine aşık olsanıza… Ben bebek olmak istiyom yine… Büyümücem….Baba
şoka girmiştir. Derken ikinci soru…
-Baba sen kendinle hiç başbaşa kaldın mı? -Hı, ne? Evet, kaldım kızım
-O zaman uyusana… Baba…
-
MelikeM saçmalama artık…..
-Baba tırnağım acıdı… Şeytan tırnağıydı öldürdüm onu….
-
MelikeeeeMMMMMMMMMMMMMM
-Babaaaaaa sırtında uyuyabilir miyimmmmmmmmmmm?-Babaaaa sırtında (bayağı sırt) uyumaaak çooook güzellllll
-Yavrum, yavrum, canım yavrummmmm
Melike ani bir hamleyle babanın sırtına oturur… Ve hoplamaya başlar…
-Baba deeeeee hhhhh deeeeehhh dehhhh. Haha ha çok komik
-Melike! Allah belim.. Melikeeee Melikeee…
-Uyu Melikeeeeeee….
Yarabbbii, Melike nasıl uyutulur??
Erkan BAL
Önemli Not: Bu klavuz sizin çocuğunuz için geçerli olmayabilir.
Her çocuğun prospektüsü damarlarındaki asil kanda mevcuttur. Zaten ben de MelikeM'i uyutamadım :)
(e.f.g., özel not ve tavsiyesi: Eski şarkıları ve/veya marşları kullanın.. Özellikle Ayten Alpman şarkıları işe yarıyor... Hatırla Sevgili şarkısı çocukların favori uyku şarkısı olma yolunda... 10. yıl marşı da işe yarıyor... Tecrübeyle sabittir :) ))))))))))))